12 Eylül Hegemonyasına Karşı Bir Hegemonik Girişim Olarak Aydınlar Dilekçesi Davası


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2021

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Onur Arslan

Danışman: Ayşem Sezer Şanlı

Özet:

Hegemonya, siyaset biliminde devlet iktidarı üzerindeki güç mücadelelerinin ve doğasını açıklamak üzere formüle edilmiş bir kavramdır. Bu çalışma, 12 Eylül Darbesi’nden sonra kurulan askeri hegemonyaya bir karşı çıkış olarak entelektüellerin inisiyatifi ile oluşturulan Aydınlar Dilekçesi’nden hareketle, karşı hegemonya kurma girişimini sorunsallaştırmaktadır. Dönem itibariyle, 12 Eylül rejimine karşı toplumsal muhalefetin sindirildiği bir ortamda, ilk örgütlü itirazın özneleri aydınlar olmuşlardır. Bu öncü grup, darbe yönetimine karşı muhalefet ederek demokratik yönetimin tesisi için mücadele etmiş, ancak Aydınlar Dilekçesi girişimine katılan aydınlar tam anlamıyla karşı bir hegemonya tesis edememiştir. Buna karşın, bu girişim askeri idareye karşı en önemli karşı hegemonik sızıntı olarak Türk siyasal yaşamının önemli olaylarından biri olarak okunmalıdır.

Hegemonya-karşı hegemonya sorunsalını 12 Eylül rejimi ve Aydınlar Dilekçesi girişimi üzerinden ele alan bu çalışmanın temel kuramsal çerçevesini Marksist teorisyen Antonio Gramsci’nin hegemonya, karşı hegemonya ve entelektüel kavramlarından mürekkep kavram seti oluşturmaktadır. Bu kavramlar üzerinden “Aydınlar Dilekçesi Girişimi” aydınların bir araya gelmesi, dilekçeyi kaleme alması, yetkili makamlara sunması ve haklarında açılan dava süreçleri temel alınarak değerlendirilmektedir. Çalışmada hegemonya kavramı hem mevcut iktidarın işleyişinin kavranması hem de entelektüellerin gerçekleştirdiği karşı hegemonik girişimin analiz edilmesini sağlayan merkezi kavram niteliğindedir. Entelektüel ise ele alınan aydınların mevcut iktidar karşındaki muhalif duruşlarının ve aydın olmanın toplumsal gereklerinin çerçevesini çizen kavram olarak ele alınmaktadır.

Çalışma, bu sorunsaldan hareketle üç bölümde yapılandırılmıştır. Çalışmanın birinci ve ikinci bölümleri kavramsal- kuramsal çerçeveyi oluşturmakta, üçüncü bölümde ise “Aydınlar Dilekçesi” örnek olayı kuramsal arka plan dikkate alınarak değerlendirilmektedir. Çalışmanın birinci bölümünde, hegemonya ve karşı hegemonya kavramları ele alınırken Marksist teorisyen Antonio Gramsci’nin yaklaşımı temel alınmaktadır. Gramsci’nin düşüncelerine ek olarak, post-Marksist kuramcılar Ernesto Laclau ve Chantal Mouffe’un çağdaş hegemonya yaklaşımına da yer verilmektedir. Bu kısımda, hegemonyanın ne şekilde tesis edilebileceği ve karşı hegemonyanın hangi yöntemlerle egemen niteliğe kavuşacağı tartışılmaktadır. Çalışmanın ikinci bölümünde entelektüel kavramı ele alınırken, sırasıyla Marksist kuramcılar Vladimir Lenin, Antonio Gramsci, Louis Althusser ve Raymond Williams’ın aydın yaklaşımlarından faydalanılmaktadır. Üçüncü bölümde ise, öncelikle 12 Eylül Askeri Darbesi ve darbeden sonra hegemonyanın kurumsallaşması süreci göz önünde bulundurularak 12 Eylül rejimi değerlendirilmektedir. İkinci olarak, karşı hegemonik bir olay olarak Aydınlar Dilekçesi girişimi ele alınmakta; bu deneyimin Türk siyasal yaşamındaki önemi ortaya konulmaktadır.