Uluslararası Ortadoğu’da Din ve Medeniyet Sempozyumu, Konya, Türkiye, 22 - 24 Ekim 2021, ss.99-100
Büyük kısmı
Müslümanların egemenliğinde bulunan Orta Doğu, İbrahimî dinlerin ve kadim
medeniyetlerin merkezi olan, insanlık tarihi itibariyle önemli topraklardır. Bu
toprakların coğrafi önemi ve petrol başta olmak üzere çeşitli doğal
zenginlikleri de vardır. Bu nedenlerle tarih boyunca Orta Doğu üzerinde çeşitli
güç odaklarının siyasi, kültürel, dini, askeri ve ekonomik amaçlı projeleri
olmuştur. İslam coğrafyasındaki köktendincilerden kaynaklandığı öne sürülen
küresel terör tehdidini kaldırmak amacıyla başlatılıp Amerika’nın ve İsrail’in
bölgedeki menfaatlerine de hizmet ettiği görülen ve Afganistan’daki son
gelişmelerle darbe alan Büyük Orta Doğu Projesi de bunlardandır. Bu proje,
kontrollü kaos oluşturma stratejisiyle hareket etmek suretiyle bir sebebi
olduğu Orta Doğu’daki şiddet yanlısı radikal İslam örgütlerini hedef gibi
gösterirken araç olarak da kullanmıştır. Böylece el altından desteklenip tahrik
edilen bu örgütlerin neden olduğu kutuplaşma ve çatışmalar bölgedeki
istikrarsızlığı körüklemenin yanında harici askeri müdahalelerin ve şiddetin de
meşru nedenleri gibi yansıtılmıştır.
Orta
Doğu’daki projelere hedef olan İslam toplumlarında zuhur edip gelişen radikal
İslam hareketleri, ideolojilerini Kur’an’daki bazı öğretiler ve yorumlarıyla
desteklemeye çalışmıştır. Bu konuda temel olarak dine davet ve bu kapsamdaki
cihad öğretisi kullanılmaktadır. Bu nedenle bu çalışmada Orta Doğu’da özellikle
Müslümanların birbirine yönelttiği şiddetin dayandırıldığı, Kur’an ve
tefsirlerdeki dine davet öğretisi ile bunun aşırı yorumlar yoluyla politik
amaçlara nasıl alet edildiği tespit edilmeye çalışılmıştır.
Ulaşılan sonuçlara göre
dine davet öğretisinin temeli Kur’an’da Müslümanlara teklif edilen, hayra davet
ve iyiliği emredip kötülüğü engelleme sorumluluğudur. Müslümanların hem
birbirine hem de tüm insanlığa karşı olduğu anlaşılan bu sorumluluğunu kimin,
ne konuda, nasıl yapacağı Kur’an ve sünnetteki beyanlara istinaden belirlenmeye
çalışılmış olsa da oldukça yoruma açıktır. Bu nedenle dine davet öğretisi
istenilen tarafa çekilip kimi ideolojilere alet edilebilmiştir. Kur’an’da İslam
ümmeti içindeki hayra davet bahsi özellikle Kur’an merkezinde birlik olup
husumete düşmeden sulh içinde yaşamak hakkında olup önerilen yöntemler ise
yumuşak ve güzel yöntemlerdir. Tefsirlerde dinin tüm emir ve yasakları hakkında
olduğu açıklanan bu görevden, ceza vermek gibi fiili yaptırım gerektiğinde
yetkili otoritelerin, sözlü davet gerektiğinde liyakat sahibi ilim ehlinin,
kötülüğü engellemede ise gücü nispetinde ve şartların icabınca herkesin sorumlu
olduğu çoğunlukla benimsenmiştir. Ancak kimi radikal İslam hareketlerinin dine
davet konusunda siyasi görüşlerle karıştırdıkları hayır, iyilik ve kötülük
tanımlamaları ve bu tanımlara göre yapılacak davette sert yöntemleri
benimsemelerindeki aşırı yaklaşımı bu birliği sağlayamayacağı gibi Orta
Doğu’daki bitmeyen haksız şiddetin de bir dayanağı olmaktadır.
Anahtar
Kelimeler: Kur’an, Orta Doğu, Dini Radikalizm, Dine Davet, Emir
bi’l-Ma‘rûf Nehiy ani’l-Münker
The Middle East, most of which is under the rule of Muslims, is an
important land, that is the center of Abrahamic religions and ancient
civilizations, as of human history. These lands also have geographical
importance and various natural riches, especially oil. For these reasons,
various power centers have had political, cultural, religious, military and economic
projects over the Middle East throughout history. One of these is the Greater
Middle East Project, which was started to remove the global terrorist threat
that is claimed to originate from the fundamentalists in the Islamic geography
and which was seen to serve the interests of the United States and Israel in
the region and which has taken a knock by the latest developments in
Afghanistan. This project, acting with a strategy of creating controlled chaos,
used the violent radical Islamic groups that caused by it in the Middle East as
a target while also using it as a tool. Thus, the polarization
and conflicts caused by these groups, which were secretly supported and
provoked, were reflected as legitimate reasons for external military
interventions and violence, as well as fueling the instability in the region.
Radical Islamic movements, that emerged and developed in Islamic societies
which are the target of projects in the Middle East, tried to support their
ideology with some teachings in the Qur’an and their interpretations. In this subject,
invitation to religion and the teaching of jihad in this context are used. For this reason, in this study, it has been tried to determine the doctrine
of invitation to religion in the Qur’an and tafsirs on which the violence
directed by Muslims against each other is based, and how it is used for
political purposes through extreme interpretations.
According to the results, the basis of the doctrine of invitation to
religion is the responsibility of inviting goodness and enjoining good and forbidding wrong, which are offered to
Muslims in the Qur’an. Although it has been tried to determine based on the
statements in the Qur’an and Sunnah, it is quite open to interpretation that
who, on which subject of religion, and how will perform this responsibility of
Muslims which is understood to be against each other and all humanity. For this reason, the doctrine of invitation to religion was taken to the
desired side and used as a tool for some ideologies. The issue of inviting
goodness within Islamic ummah in the Qur’an is especially about living in
peace, without falling into enmity by being a unity in the center of the
Qur’an, and the suggested methods are gentle and beautiful methods. It has been
adopted by the majority that this responsibility, which is explained in the
tafsirs as being about all the orders and prohibitions of religion, belongs to the competent authorities when it is necessary to impose an
actual sanction such as punishment, it belongs to the scholars who have merit
when a verbal invitation is required, and belongs to everyone according to
their power and the circumstances when it is necessary to prevent evil.
However, the definitions of goodness and evil, which some radical Islamic
movements confuse with political views regarding the invitation to religion,
and their extreme approach in adopting harsh methods in the invitation to be
made according to these definitions, could not provide this unity and it also
becomes a basis for the endless unjust violence in the Middle East.
Keywords: Qur’an, Middle East,
Religious Radicalism, Invitation to Religion, Enjoining Good
and Forbidding Wrong