TİDSAD (Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi / The Journal of Turk & Islam World Social Studies), cilt.31, sa.31, ss.214-225, 2021 (Hakemli Dergi)
Mitolojiye göre, Göktürklerin ataları demircidir. Türkler için demir kutsaldır ve demircilik, en saygın meslek dallarının başında gelmektedir. Ergenekon Destan’ında yer alan kurtarıcı demirci motifinin kökleri oldukça eski çağlara dayanır. Türklerin zihinsel algısında "Gökyüzü Tanrısı" anlayışının merkezinde bulunan demir, Tanrı'nın özüdür. Tarih boyunca demir, insanların korunma, savunma ve barınma gibi doğal ihtiyaçlarını karşılamak için değerli bir elementtir. Türkler tarafından, demirin silah ve diğer aletler yapılmasında kullanılmasının yanında, hastaları iyileştirmek, doğal olaylara cevap vermek, insanları kötü ruhlara ve kötülüğe karşı korumak gibi sembolik özelliklere sahip olduğuna inanılmaktadır. Demirle ilgili her şey toplumların hafızalarda canlıdır ve demirciler de toplumların ortak kültürel değerleri hakkındaki algı ve tasarımlarını taşıyan kişiliklerdir. Yarım asır önce şehirlerimizde, geçmişte her köşe başında rastlanan demirci atölyeleri, son yıllarda büyük oranda azalmıştır. Günümüzde iletişim hızının etkisiyle, özellikle ürün pazarlama ve ticarette küresel dünya kare bir dünyaya dönüşmüştür. Bu dönüşümle birlikte teknolojik araçların ve seri üretim tekniklerinin kullanımı sonucunda soğuk demircilik gelişmiş fakat tarıma dayalı sıcak demircilik önemini kaybetmiştir. Bu değişimlerin sonucunda, sıcak demircilik sektöründe faaliyet gösteren ustaların çoğu meslek hayatını sonlandırmış ve bazıları endüstriyel kalkınmanın etkisiyle sektör değiştirmiştir. Bu çalışmada, Türklerde kutsal değeri olan sıcak demircilik ve Anadolu’daki günümüz demirciliğinin sorunları ve çözüm önerileri sunulmuştur.