International Marmara Sciences Congress IMASCON 2024 - Spring, Kocaeli, Türkiye, 31 Mayıs - 01 Haziran 2024, ss.239-245, (Tam Metin Bildiri)
Kanser, çeşitli organlardaki hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıyla oluşan ve farklı tedavi yaklaşımları
gerektiren bir hastalık grubudur. Dünya genelinde kansere bağlı ölümlerde karaciğer kanseri en yaygı
ölüm nedeni olarak dördüncü sırada yer almaktadır. Geleneksel kanser tedavi yöntemlerinin endişe
verici yan etkileri ve yüksek maliyeti, son yıllarda doğal ve bitkisel tedavilere olan ilgiyi artırmıştır.
Kanser tedavisine yönelik yapılan çalışmalar genellikle bitki özütlerinden ilaç keşiflerine dayanmakta
ve nitekim son yarım asırdan beri bitki ekstresi ile aktif bileşiklerinin türevleri modern klinik
uygulamalarda kansere karşı kullanılmaktadır. Bu çalışmada, yalancı portakal (Maclura pomifera)
ekstresi ve kemoterapötik ajan sorafenib kombinasyonunun insan karaciğer kanser hücre hatları
(HepG2) üzerindeki sitotoksik etkileri Metil Tiyazol Tetrazolyum (MTT) testi ile değerlendirilmiştir.
Farklı inkübasyon süreleri ve dozlarda sorafenib ve yalancı portakal ekstresinin HepG2 hücre hatları
üzerindeki canlılık oranı ölçülerek sitotoksik etkileri belirlenmiştir. Sonuçlar, sorafenib ve bitki ekstresi
kombinasyonunun HepG2 hücre hatlarında istatistiksel olarak anlamlı bir şekilde hücre çoğalmasını
engellediğini göstermiştir.