Akademik Veri Yönetim Sistemi
Legal Yayınları, İstanbul, 2025
Şirketlerin yönetim şekli, 20. yüzyılın sonlarında ortaya çıkan skandallar ve krizler nedeniyle büyük bir dönüşüm geçirmiştir. Bu dönüşümün en kritik bileşenlerinden biri kurumsal yönetim yaklaşımıdır. Kurumsal yönetim, şirketin amaçlarını, bu amaçlara ulaşmak için izlenecek yolları ve şirketin başarısının nasıl değerlendirileceğini belirleyen bir çerçevedir. Bu çerçeve, şirket yönetimi, yönetim kurulu, hissedarlar ve diğer ilgili taraflar arasındaki ilişkileri içermektedir. Fakat şirket yapılarında meydana gelen değişiklikler, kurumsal yönetim prensibinin de güncellenmesi gerekliliğini gündeme getirmiştir. Bu minvalde 20. yüzyılın sonlarından beri ülkelerin ve işletmelerin öncelikli gündemi haline gelen sürdürülebilirlik kavramının kurumsal yönetim ile ele alınmasının gerekliliğini savunan görüşler bulunmaktadır. Kurumsal sürdürülebilirlik, şirketlerin uzun vadeli değer yaratma hedefi doğrultusunda, ekonomik, çevresel ve sosyal unsurların kurumsal yönetim prensipleri ile uyumlu şekilde şirket işleyişine ve karar alma süreçlerine entegre edilmesi ve bu konularda ortaya çıkabilecek risklerin idare edilmesi olarak tanımlanabilir. Kurumsal yönetim ve sürdürülebilirlik konularını daha iyi kavrayan şirketlerin, problemleri daha etkili bir şekilde çözebileceği ve bu nedenle daha iyi bir yönetim anlayışı oluşturabileceği söylenebilir. Bu bakımdan kurumsal sürdürülebilirlik ilkesinin, kurumsal yönetimin temel ilkeleri olan hesap verilebilirlik, şeffaflık, adillik ve sorumluluk ilkeleri gibi ek bir ilke olarak kurumsal yönetim içerisinde yerini alması gerektiği tartışılmaya başlanmıştır. Bu olumlu etkileri sebebiyle kurumsal sürdürebilirliğin yasal zeminlerde de çeşitli düzenlemeler kapsamında yerini aldığı ve güncellendiği gözlemlenmektedir. Bu çalışmanın amacı, özellikle kurumsal sürdürülebilirlik kavramının ne olduğu, şirketler ve toplum açısından neden önemli olduğu gibi hususları değerlendirerek, konunun hem Avrupa Birliği hukuku hem de Türk hukukunda güncel ele alınış şeklini karşılaştırmalı bir hukuk perspektifinde analiz etmektir.
The management style of companies has undergone a significant transformation due to the scandals and crises that emerged in the late 20th century. One of the most critical components of this transformation can be accepted as the corporate governance approach. Corporate governance provides a framework that defines a company's objectives, the strategies to achieve these objectives, and how the success of the company will be evaluated. This framework includes the relationships between company management, the board of directors, shareholders, and other relevant stakeholders. The changes occurring within corporate structures have also necessitated an update to the principles of corporate governance. Since the late 20th century, the concept of sustainability has become a primary agenda for undertakings and financial markets. In this respect, there are some views advocating that sustainability should be addressed in conjunction with corporate governance principles. Corporate sustainability can be defined as the integration of economic, environmental, and social elements into corporate operations and decision- making processes in alignment with corporate governance principles, aimed at managing potential risks and creating long-term value for companies. It can be claimed that companies with a better understanding of corporate governance and sustainability are able to solve problems more effectively. Therefore, by gaining a deeper insight into the interactions between corporate governance and sustainability, it may be possible to create a robust system for the management of corporations. In this regard, it has been argued that the principle of corporate sustainability should be integrated into corporate governance as an additional principle, alongside the fundamental principles of accountability, transparency, fairness, and responsibility. Due to these positive effects, it has been observed that corporate sustainability has found its place within various regulations on legal grounds. The purpose of this study is to examine the current approaches to this issue in both European Union law and Turkish law from a comparative legal perspective by analysing the concept of corporate sustainability, particularly focusing on its definition and its impacts on companies and society.