ULUSLARARASI ANADOLU'DA TÜRK YAZI DİLİNİN ÖNCÜLERİ VE ÂŞIK PAŞA SEMPOZYUMU, Kırşehir, Türkiye, 20 - 22 Kasım 2025, ss.1-14, (Tam Metin Bildiri)
Çalışmada, genel tarama yöntemlerinden doküman analizi
yöntemi ile Âşık Paşa’nın Garib-nâme’sinde
tespit edilen Eski Anadolu Türkçesi dönemine ait karakteristik ses ve şekil
özellikleri incelenecektir. Âşık Paşa’nın Anadolu sahasında bir yazı dilinin
oluşmasındaki etkileri Eski Anadolu Türkçesi dönemine özgü kabul edilen
özellikler temelinde ortaya konulacak, Türk dilinin Anadolu’da gelişimindeki
katkısı açıklanacaktır. Anadolu’da bir yazı dilinin oluşmasında Mevlâna, Ahmed
Fakih, Şeyyad Hamza, Yunus Emre, Sultan Veled, Hoca Dehhâni, Gülşehrî, Hoca
Mesud, Ahmedî ve Nesimî gibi şahsiyetlerle beraber önemli bir yeri olan Âşık
Paşa’nın ve onun on binden fazla beyitten oluşan mesnevisinin ses ve şekil
özellikleri bakımından döneme ışık tutacağı açıktır. Halkı dinî ve tasavvufi
olarak yetiştirirken Türk dilini kullanmadaki hassasiyetini beyitlerinde dile
getiren Âşık Paşa, Hakk’ı ve hakikati “Türk dilinde” anlattığını özellikle dile
getirir. Bu bakımdan edebî değerinin yanında temel bir yazı felsefesine sahip
olan Garib-nâme’nin ve onun gramer
şekillerinin Türk diline önem veren bir yazarın kaleminden çıktığı açıktır. Bu
da yazarın ve bu önemli eserinin Oğuzca ses ve şekil özelliklerine en doğru
şekilde kaynaklık edeceğini gösterir. Bu çalışma ile Âşık Paşa’nın Garib-nâme’sinde tespit edilecek Oğuz
diline ait ses ve şekil özellikleri, dönem yazı dili üzerine önemli veriler
ortaya koyacaktır.
This study examines the characteristic phonological and
morphological features of the Old Anatolian Turkish period as identified in
Âşık Paşa’s Garib-nâme. The influence
of Âşık Paşa on the formation of a written language in the Anatolian domain
will be evaluated on the basis of features regarded as distinctive to Old
Anatolian Turkish, and his contribution to the development of the Turkish
language in Anatolia will be explained. Alongside figures such as Mevlânâ,
Ahmed Fakih, Şeyyad Hamza, Yunus Emre, Sultan Veled, Hoca Dehhânî, Gülşehrî,
Hoca Mesud, Ahmedî, and Nesimî, Âşık Paşa occupies a significant place in the
emergence of a written literary tradition in Anatolia, and it is evident that
his masnavi of more than ten thousand couplets sheds light on the phonological
and morphological features of the period. While educating the public in
religious and mystical matters, Âşık Paşa emphasized his meticulous use of the
Turkish language in his verses, explicitly declaring that he conveyed the Truth
“in the Turkish tongue.” In this respect, it is clear that the grammatical
forms of the Garib-nâme, a work that
embodies not only an artistic style but also a fundamental philosophy of
writing, were produced by an author who attached great importance to the
Turkish language. This also demonstrates that Âşık Paşa and his most
significant work serve as a highly reliable source for Oghuz phonological and
morphological features. The phonological and morphological characteristics of
the Oghuz language identified in Âşık Paşa’s Garib-nâme will undoubtedly provide valuable data for the study of
the written language of the period.