Dünya Kadın Çalışmaları Konferansı-VII, New Delhi, Hindistan, 7 - 09 Mart 2024, ss.498-499
Tarihten
günümüze kadın genel olarak erkeğe tabi olmuştur. Bu tabiiyet ilişkisi içinde
kadına bir var oluş, bir kader belirlenmiş ve ailevi roller verilmiştir.
Ataerkil yapı adıyla kurumsallaşan bu durum, kadının toplumsal hayatın diğer
alanlarından uzak kalarak farklı kabiliyetlerini geliştirip ortaya koymasının
önünde engel teşkil etmiştir. Erkek ve kadının hiyerarşik bir biçimde
konumlandığı kurumsallaşmada İbrâhimî dinlerin önemli etkisi olduğuna dair yaklaşımlar
vardır. Bu dinlerde bu hiyerarşinin meşruiyeti, insanlığın başlangıcıyla,
özellikle işlenen ilk günahla ilgili kutsal metinlere dayandırılmıştır. Bu nedenle sözü
geçen etkinin aslının, ilgili kutsal kitap metinleri ve geleneksel
açıklamalarından mukayeseli olarak araştırılması önem arz etmektedir. Bu amaçla
hazırlanan bu çalışmada da İbrâhimî
dinlerin kutsal kitaplarındaki yaratılış ve ilk günah
kıssasında kadının rolü ve bu konudaki yorumlar mukayeseli olarak
incelenmiştir.
Ulaşılan sonuçlara göre Yahudilik ve Hristiyanlıkta ailede erkeğin kadına
hâkimiyeti, Tevrat’taki yaratılış kıssasında geçen ilk günahın işlenmesinde
Havva’nın öncü olup Âdem’i teşvik etmesine karşılık aldığı bir cezadır.
Yaratılış kıssasında kadının erkeğin kaburga kemiğinden ona uygun bir yardımcı
olarak yaratıldığından bahsedilmesi, iki cinsin başlangıçta eşit olarak
yaratıldıkları doğrultusunda anlaşılmıştır. Ancak kadın, kocasını ölümü
getirecek bir günahı işlemeye sevk ettiği için kocası ona hâkim kılınmıştır. Bu
durum genelde kadının ikincil statüye düşmesi olarak anlaşılsa da burada mutlak
bir hakimiyetten söz edildiğini söylemek zordur. Günahın cezası olan ölüm ise
çoğunlukla insanın saf ve ölümsüz bir varlıkken kötülük tabiatını edinip ölümlü
bir varlığa dönüşmesi olarak yorumlanmıştır. Hristiyanlıkta cezası gibi ilk
günahın da tüm Âdem nesline aktarıldığı inanışı vardır. Ancak Yeni Ahit’in
vaftiz sayesinde ilk günahtan arınma imkanının yanında karı-koca arasındaki
hiyerarşik ilişkinin de sevgi ve saygıya dayanan yaratılıştaki ilk haline
dönmesini sağladığına inanılır. Böylece erkek ve kadın yeniden eşitlense de
teamüllerde, özellikle Aydınlanma Çağı öncesine kadar böyle olmamıştır.
İslâmiyet’te ise Kur’an’da anlatılan yaratılış kıssasının ilk günah da dahil
hiçbir kesitinde kadını erkekten herhangi bir konuda farklı ya da daha kusurlu
gösteren bir anlatım yer almamıştır. Ancak ilgili metinlerin bazı tefsirlerinde
önceki dinlerdeki söylemlere yer verilmiş, hatta bu söylemlerin başka dini
delillerle desteklenerek kadının aleyhine olacak şekilde geliştirildiği
olmuştur. İslam kültüründe kul olarak eşitliğe vurgu yapılsa da kadının erkeğe
tabi olması gerektiği kabul edilmiş, fakat bu durum bazı yaklaşımlarda ilk
günaha değil yaratılıştan gelen doğa durumuna bağlanarak olumlu bir duruma
çevrilmiştir. Sonuç olarak İbrâhimî dinlerdeki dini
metinlerden hareketle erkeğin kadına aile içinde veya toplumun diğer
alanlarında mutlak bir egemenliği olduğu kesin olarak çıkarılamaz. Ancak
geleneksel aile ve toplum yapılarının metin yorumlarını etkilediği
söylenebilir. Nitekim diğer ataerkil toplumlarda olduğu gibi bu dinlere mensup
toplumlarda da kadının pasif ve edilgen olması gerektiğini öne sürerek bunu
dini söylemlerle güçlendirmeye çalışan yaklaşımlar olmuştur.
Anahtar Kelimeler: Kur’ân, Tevrat, Yeni Ahit, İlk
Günah, Cinsiyet Hiyerarşisi, İbrâhimî Dinler.
From history to the present, women have generally been
subordinate to men. Within this relationship of subordination, women are given
an existence, a destiny, and family roles. This situation, institutionalized
under the name of patriarchal structure, has become an obstacle for women to
develop and reveal their different talents by staying away from other areas of
social life. There are approaches that suggest that Abrahamic religions had a
significant impact on the institutionalization in which men and women were
hierarchically positioned. In these religions, the legitimacy of this hierarchy
is based on sacred texts related to the beginning of humanity, especially the
original sin. For this reason, it is important to investigate the origin of the
mentioned effect comparatively from the relevant holy book texts and
traditional explanations. In this study prepared for this purpose, the role of
women in the story of creation and original sin in the holy books of Abrahamic
religions and the comments on this subject were examined comparatively.
According to the results, the dominance of men over women in the family in
Judaism and Christianity is a punishment that Eve received in response to her
pioneering and encouraging Adam in committing the first sin in the creation
story in the Torah. The fact that in the creation story it is mentioned that
woman was created from the man's rib as a suitable helper for him, it can be
understood that the two genders were created equal in the beginning. However,
because the woman encouraged her husband to commit a sin that would bring
death, her husband was made dominant over her. Although this situation is
generally understood as women falling into a secondary status, it is difficult
to say that we are talking about absolute dominance here. Death, which is the
punishment for sin, is often interpreted as man's transformation from a pure
and immortal being into a mortal being by acquiring the evil nature. In
Christianity, there is a belief that the original sin, like its punishment, was
transferred to the entire generation of Adam. However, it is believed that the
New Testament not only provides the opportunity to be purified from the
original sin thanks to baptism, but also provides the hierarchical relationship
between husband and wife to return to its original state in creation, based on
love and respect. Thus, although men and women became equal again, this was not
the case in customs, especially before the Age of Enlightenment. In Islam,
there is no narrative that portrays women as different or more flawed than men
in any aspect of the creation story told in the Quran, including the original
sin. However, in some interpretations of the relevant texts, discourses from
previous religions were included, and these discourses were even supported by
other religious evidence and developed to the detriment of women. Although
equality as a servant is emphasized in Islamic culture, it is accepted that
women should be subject to men, but in some approaches, this situation is
turned into a positive situation by attributing it to the natural state of
creation, not to the original sin. As a result, based on religious texts in
Abrahamic religions, it cannot be concluded with certainty that men have
absolute sovereignty over women within the family or other areas of society.
However, it can be said that traditional family and social structures affect
text interpretations. As a matter of fact, as in other patriarchal societies,
in societies belonging to these religions, there have been approaches that
claim that women should be passive and try to strengthen this with religious
discourses.
Keywords: Quran, Torah, New Testament,
Original Sin, Gender Hierarchy, Abrahamic Religions.