CUMHURİYET DÖNEMİ TARİH YAZICILIĞI (1923-1938)


Creative Commons License

Kılavuz N.

CUMHURİYET’İN İNŞASI ATATÜRK DÖNEMİ 1923-1938 KURULUŞ • İNŞA • MODERNLEŞME, Duran Alev Azra, Oğuz Ahmet, Editör, SONÇAĞ AKADEMİ, Ankara, ss.321-353, 2024

  • Yayın Türü: Kitapta Bölüm / Mesleki Kitap
  • Basım Tarihi: 2024
  • Yayınevi: SONÇAĞ AKADEMİ
  • Basıldığı Şehir: Ankara
  • Sayfa Sayıları: ss.321-353
  • Editörler: Duran Alev Azra, Oğuz Ahmet, Editör
  • Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

CUMHURİYET DÖNEMİ TARİH YAZICILIĞI

(1923-1938)

Cumhuriyet dönemi, felsefesi ve iktidarı ile kendini yakın geçmişten ta-

mamen arındırarak varlığını batı varlığı ile yoğurarak, bütün kurum ve kuru-

luşlarında batının kullandığı terminolojiyi kullanmayı kendine hedef edinmiştir.

Dönemin tarih yazıcılığı da kendini batıda takip edilen yazıcılıkla aynı çizgide

bulmuş, XIX. yüzyılın romantik, pozitivist, historiyal yazım anlayışları içinde

Türk tarihini, tarihin en eski dönemlerine kadar götürerek, Türk ırkının en kadim

topluluklardan biri olduğunu kabul etmiştir. Dünyada insanın yaşamaya başladı-

ğı tarihten itibaren Türk ırkı, tanrı tarafından kutsanmış bir topluluk olarak mito-

lojik bir dilde üstün bir topluluk, ilk medeniyet kurucusu olarak tarihteki yerini

almıştır. Türk ırkı, Orta Asya’da var olmuş dolayısıyla medeniyette bu kıtada

ortaya çıkmıştır. Daha sonra bu ırk tarafından yapılan göçler dolayısıyla bütün

dünyaya medeniyet Türkler tarafından götürülmüştür. Cumhuriyet Dönemi tarih

yazıcılığı da bu ideolojik söylem üzerine inşa edilmiş, Türk ırkının ve Türk dili-

nin üstünlüğü, medeniyet kuruculuğu tekrar hatırlanarak, yeni kurulan Türkiye

Cumhuriyeti’nin kendini bu ırkın mirasçısı olarak görmesini ve bundan sonraki

yaşam ideallerini bu tez üzerinden oluşturmasını kendisine amaç edinmiştir. Bu

yüzyılda batının kullandığı ırk esasına dayalı üstünlük mefhumunu Cumhuriyet

Dönemi tarih yazıcılığı kendine şiar edinmiştir.

Anahtar Kelimeler: Cumhuriyet Dönemi, Tarih Yazıcılığı, Milliyetçilik.

* Doç. Dr., Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi, Fen- Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü,

Erzincan/Türkiye, nkilagiz@erzincan.edu.tr, ORCİD: 0000-0003-1639-6516

REPUBLICAN HISTORIOGRAPHY

(1923-1938)

The Republican period, with its philosophy and government, has been a period that has been characterized by a

by completely purifying and kneading its existence with the western existence, all institutions and institutions-

The historiography of the period aimed to use the terminology used in the West.

The historiography of the period also aligned itself with the historiography followed in the West.

in the romantic, positivist, historical writing conceptions of the XIXth century.

By taking Turkish history back to the earliest periods of history, the most ancient

that human beings are one of the communities. Man began to live in the world...

From its inception, the Turkish race has been mythologized as a community blessed by God.

a superior community in a logical language, the founder of the first civilization.

has been taken. The Turkish race existed in Central Asia, and therefore civilization

emerged. Later, due to the migrations made by this race, all

Civilization was brought to the world by the Turks. History in the Republican Era

writing was also built on this ideological discourse, and the Turkish race and Turkish language-

Turkey's superiority, its civilization-building, and the newly established

Republic to see itself as the heir of this race and to ensure that from now on

to form his life ideals on the basis of this thesis. This one

century, the notion of superiority based on race used by the West was replaced by the Republic.

The historiography of the period has adopted it as a motto.

Keywords: Republican Period, Historiography

Erzincan/Türkiye, nkilagiz@erzincan.edu.tr, ORCİD: 0000-0003-1639-6516