Zıtlıklar Arasında Çocuk Bedeni Masumiyet, Kötülük ve Özerklik


Arpacı M., Düzcan E.

İnsan & Toplum, cilt.11, sa.1, ss.133-168, 2021 (ESCI)

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 11 Sayı: 1
  • Basım Tarihi: 2021
  • Dergi Adı: İnsan & Toplum
  • Derginin Tarandığı İndeksler: Emerging Sources Citation Index (ESCI), EBSCO Education Source
  • Sayfa Sayıları: ss.133-168
  • Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Bu çalışma, çocuk bedeninin tarihsel süreç içerisinde nasıl kategorize edildiğini ortaya koymaktadır. Tarih boyunca çocuk bedeniyle ilgili tartışmalar, çocuklukla ilgili tanımlamaları da etkilemiştir. Orta Çağ’da çocukluğun, günümüzdeki gibi yetişkinlikten ayrı bir kategori olarak değerlendirilmediği iddiası, tarihçiler tarafından çocuk bedeniyle ilgili algılar (kılık kıyafet, yaş vb.)ölçüsünde temellendirilmiştir. Çocuk bedenini kronolojik bir dönemle sınırlı tutma ya da yetişkinliğin doğal yansıması olduğu düşüncesi, çocukluğun masumiyetten kötülüğe geniş bir alana yayılan zıt pratiklerini kavramayı zorlaştırmaktadır. Bu nedenle çocukların pratiklerini daha iyi analiz etmeyi sağlayan teorik araçlar olarak Pierre Bourdieu’nün kullandığı “alan”, “sermaye” ve “habitus” kavramları önerilmektedir. Bu sayede çocuk bedeni ve çocuk dünyasının ilişkisel bir bakış açısıyla tartışılması amaçlanmaktadır. Bourdieu’ye göre “habitus”, çocukluk alanında başlar ve çocukluk, algı, düşünce ve pratikleri yapılandıran toplumsallığın merkezindedir. Çocukluk habitusu başta aile ve okul olmak üzere bedene yönelen kurumların pratikleri ile inşa edilir. Bu inşa ile eş zamanlı olarak çocukluk, yetişkinlere ait dünyadan “özerk bir alan”da bulunur ve aktif bir özne olarak toplumsallaşır. Araştırma, tarih boyunca çocukluğun masumiyetten kötücüllüğe birbirinden zıt şekilde anlamlandırıldığından hareket ederek çocukluğun sosyolojik potansiyelinin Bourdieu’nün “özerk alan” kavramsallaştırmasıyla analiz edilebileceğini önermektedir.