Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2019
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Fatih Küçük
Asıl Danışman (Eş Danışmanlı Tezler İçin): Mücahid Çolak
Özet:
İnsanoğlunun
mutlu bir yuva kurmak ve kendisiyle huzur bulacağı bir eşe sahip olabilmesi için
evlenmek yüce dinîmiz İslâm’a göre meşrû bir yol, Allah Rasûlü (s.a.v)’nün
ümmetine tavsiye ettiği önemli sünnetlerindendir. Onun içindir ki İslâm
toplumları bu sünnete büyük önem vermiş, aile hayatını kutsal bir kurum kabul
etmişlerdir. Geçmişten günümüze bu kurum toplumumuzun ve dinîmizin en çok
üzerinde durduğu bir yapı olarak karşımıza çıkmıştır. Bu yapıyı korumak için en
önemli tedbirleri ise yine yüce dinîmiz İslâm almıştır. Hayatımızın her
alanında olduğu gibi aile hayatının kuruluş aşamasında da mukaddes dinîmiz bir
takım kurallar koymuş ve biz inananları bu konuda aydınlatmıştır. Bizde
tezimizde evlilik öncesi aşamada İslâm’ın koyduğu bu kuralları açıklamaya
çalıştık. Tezimizi yazarken Kur’an, sünnet, naslar, fukaha’nın içtihatları ve
son dönem İslâm Hukukçularının meseleye bakış açıları ve modern hukuktan
faydalandık.
Hıtbe (kız
isteme) ve nişanlılık dönemi, evliliğin ilk aşaması olduğu için hem Allah
(c.c), hem de Allah Rasûlü (s.a.v) eşlerden birinin diğerini iyi tanıyarak
evliliğe sağlam bir adım atması için evlenmeden önce hıtbe’yi meşrû kılmıştır.
Özellikle
genç neslin evlilik öncesi İslâmi çizgiden uzak, tamamen nefsânî olarak hareket
ettikleri bu aşamada birbirlerini görme,
görüşme hususunda ki uyulması gereken sınırlara dikkat çekmeye çalıştık.
Bir müminin her istediği kadınla evlenmeyeceğini, evlenilmesi yasak olan
kadınlara evlilik dahi teklif edemeyeceğini, Kur’an ve sünnet’e uygun bir
evlilikte eşte aranması gereken nitelikleri açıklamaya çalıştık. Evlilik
teklifi yapılamayan kişiler zikredilirken özellikle iddet bekleyen kadınların
evlenmesiyle alakalı detaylıca açıklama yapıp, başkasının dünür olduğu bir
kadına dünür olan olumsuz bir cevap almadıkça tâlip olunmasının yasak olduğu,
hangi durumlarda kadına tâlip olunması gerektiği konularına dikkat çekmeye
gayret ettik. Tezimizin ikinci bölümünde ise özellikle günümüzde sıklıkla
karşılaştığımız nişanın bozulmasından sonra ortaya çıkan mehre mahsuben verilen
takı, para, tarafların birbirlerine verdikleri hediyeler, maddî ve mânevî tazminat
konusuna, İslâm hukuku açısından Kur’an, sünnet, mezhep imamlarının görüşleri,
son dönem İslâm hukukçularının meselelere bakış açıları ve medeni hukuktan
faydalanarak konuyu inceledik.